Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, Nisan ayında yapılacak anayasa değişikliği referandumuna ilişkin, “Nisan’da millet sandıkta eliyle iktidar belirlemeye ’evet’ diyecektir. 16 Nisan’dan sonra Türkiye’de üretim ve istihdam siyasi istikrara paralel olarak daha da artacak. Çünkü güçlü liderlerin, siyasi istikrarın olduğu ülkelerde ekonomik göstergeler yükselir, o ülke yatırımlar için cazip hale gelir, turizm için cazip ülke haline gelir" dedi.
Anayasa değişiklik teklifinin Meclisten geçmesiyle birlikte referandum hazırlıkları başladı. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, “cumhurbaşkanlığı sistemi” bilgilendirme gezisi kapsamında Ankara Sincan OSB esnafı ve işçileriyle bir araya geldi. Topçu, referandumun Türkiye için bir milat olduğunu belirterek, “Evet’ milletin vicdanında yer bulmuştur. Millet 150-200 yıllık bu Frenk mukallitliği olan hükümet sistemine son verecektir. 16 Nisan’da millet sandıkta eliyle iktidar belirlemeye ’evet’ diyecektir. 16 Nisan’dan sonra Türkiye’de üretim ve istihdam siyasi istikrara paralel olarak daha da artacak. Çünkü güçlü liderlerin, siyasi istikrarın olduğu ülkelerde ekonomik göstergeler yükselir, o ülke yatırımlar için cazip hale gelir, turizm için cazip ülke haline gelir. Milletin kahir ekseriyetinin iradesini arkasına alacak hükümetler milletlerarası arenada da güçlü olur. İçeride de güvenliği, özgürlüğü, refahı daha iyi sağlar” dedi.
“Biz birilerinin dediği gibi diktatör seçmiyoruz”
Cumhurbaşkanlığı sisteminin pekiştirilmiş bir demokrasi ve istikrar getireceğini anlatan Yalçın Topçu, sandıktan çıkacak olan iradenin önemine vurgu yaparak, “Mevcut sistemde milletvekilleri seçiliyordu ve Meclise gidiyordu, Mecliste sayı çoğunluğu olan partiye cumhurbaşkanı hükümet kurma yetkisi veriyordu. Öncelikle biz birilerinin dediği gibi diktatör seçmiyoruz. Rejimi de değiştirmiyoruz. Sadece hükümet etme şeklini değiştiriyoruz” diye konuştu.
“Yüzde 50+1 formülü”
Cumhuriyet tarihinde başarısız olmuş hükümet girişimlerine ve istikrar olgusuna da değinen Topçu, “1995 seçimleri sonrası kurulan 54. Hükümetin düşmesiyle Cumhurbaşkanı Demirel hükümet kurma görevini Mecliste çoğunluğu bulunan partilere vermeyip bağımsız milletvekili Yalım Erez’e verdi. O da tüm çabalarına rağmen bir hükümet kurmakta başarılı olamadı. İşte bu tip hadiseler yaşanmaması için milletin doğrudan yüzde 50+1 oyunu alabilen kişi hükümeti kuracak. 5 yıl sonra da sandıkta seçtiği cumhurbaşkanının icraatlarını denetleyecek, beğenmediyse başka birini seçecek” ifadelerini kullandı.
“Kimse bahane uyduramayacak”
Cumhuriyetin kurulduğu günden bugüne kadar milletin doğrudan sandıkta iktidarı seçmesi halinde şimdiye kadar 54 yerine 19 tane hükümet kurulması gerektiğini belirten Topçu, “Bundan sonra seçtiklerimiz bahane uyduramayacak. ‘Siz beni seçtiniz ama bürokrasi beni çok engelledi’ gibi bahaneler uyduramayacak. Çünkü seçilecek cumhurbaşkanı çalışacağı bürokratını da, bakanını da kendi belirleyecek. Bu sistemi istemeyenler biliyorlar ki yeni sistem güçlü liderler getirecek, kendileri seçilemeyecek” şeklinde konuştu.
“İsrail 1 milyar 700 milyon insanı karşısına aldı”
İsrail’in ezan yasağına da değinen Topçu, ”Ezana yasak getirmek evrensel insan haklarına aykırı bir tutumdur. İnsanların inançlarıyla alakalı koyacağınız yasaklar sadece kendi barışınızı değil dünya barışını da zedeler. Umarım İsrail bu vahim ve yanlış kararından vazgeçer. Bu aldığı kararla 1 milyar 700 milyon insanı İsrail’e düşman haline getirecektir. İsrail hükümetinin bu kararını İsrail vatandaşları da kabul etmemektedir. İsrail hükümeti kendi vatandaşlarına sorsa 1 milyar 700 milyon insanla karşı karşıya kalmak istemeyeceklerini söyleyeceklerdir. İsrail hükümeti derhal bu kararından vazgeçmelidir” dedi.
Anayasa değişiklik teklifinin Meclisten geçmesiyle birlikte referandum hazırlıkları başladı. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, “cumhurbaşkanlığı sistemi” bilgilendirme gezisi kapsamında Ankara Sincan OSB esnafı ve işçileriyle bir araya geldi. Topçu, referandumun Türkiye için bir milat olduğunu belirterek, “Evet’ milletin vicdanında yer bulmuştur. Millet 150-200 yıllık bu Frenk mukallitliği olan hükümet sistemine son verecektir. 16 Nisan’da millet sandıkta eliyle iktidar belirlemeye ’evet’ diyecektir. 16 Nisan’dan sonra Türkiye’de üretim ve istihdam siyasi istikrara paralel olarak daha da artacak. Çünkü güçlü liderlerin, siyasi istikrarın olduğu ülkelerde ekonomik göstergeler yükselir, o ülke yatırımlar için cazip hale gelir, turizm için cazip ülke haline gelir. Milletin kahir ekseriyetinin iradesini arkasına alacak hükümetler milletlerarası arenada da güçlü olur. İçeride de güvenliği, özgürlüğü, refahı daha iyi sağlar” dedi.
“Biz birilerinin dediği gibi diktatör seçmiyoruz”
Cumhurbaşkanlığı sisteminin pekiştirilmiş bir demokrasi ve istikrar getireceğini anlatan Yalçın Topçu, sandıktan çıkacak olan iradenin önemine vurgu yaparak, “Mevcut sistemde milletvekilleri seçiliyordu ve Meclise gidiyordu, Mecliste sayı çoğunluğu olan partiye cumhurbaşkanı hükümet kurma yetkisi veriyordu. Öncelikle biz birilerinin dediği gibi diktatör seçmiyoruz. Rejimi de değiştirmiyoruz. Sadece hükümet etme şeklini değiştiriyoruz” diye konuştu.
“Yüzde 50+1 formülü”
Cumhuriyet tarihinde başarısız olmuş hükümet girişimlerine ve istikrar olgusuna da değinen Topçu, “1995 seçimleri sonrası kurulan 54. Hükümetin düşmesiyle Cumhurbaşkanı Demirel hükümet kurma görevini Mecliste çoğunluğu bulunan partilere vermeyip bağımsız milletvekili Yalım Erez’e verdi. O da tüm çabalarına rağmen bir hükümet kurmakta başarılı olamadı. İşte bu tip hadiseler yaşanmaması için milletin doğrudan yüzde 50+1 oyunu alabilen kişi hükümeti kuracak. 5 yıl sonra da sandıkta seçtiği cumhurbaşkanının icraatlarını denetleyecek, beğenmediyse başka birini seçecek” ifadelerini kullandı.
“Kimse bahane uyduramayacak”
Cumhuriyetin kurulduğu günden bugüne kadar milletin doğrudan sandıkta iktidarı seçmesi halinde şimdiye kadar 54 yerine 19 tane hükümet kurulması gerektiğini belirten Topçu, “Bundan sonra seçtiklerimiz bahane uyduramayacak. ‘Siz beni seçtiniz ama bürokrasi beni çok engelledi’ gibi bahaneler uyduramayacak. Çünkü seçilecek cumhurbaşkanı çalışacağı bürokratını da, bakanını da kendi belirleyecek. Bu sistemi istemeyenler biliyorlar ki yeni sistem güçlü liderler getirecek, kendileri seçilemeyecek” şeklinde konuştu.
“İsrail 1 milyar 700 milyon insanı karşısına aldı”
İsrail’in ezan yasağına da değinen Topçu, ”Ezana yasak getirmek evrensel insan haklarına aykırı bir tutumdur. İnsanların inançlarıyla alakalı koyacağınız yasaklar sadece kendi barışınızı değil dünya barışını da zedeler. Umarım İsrail bu vahim ve yanlış kararından vazgeçer. Bu aldığı kararla 1 milyar 700 milyon insanı İsrail’e düşman haline getirecektir. İsrail hükümetinin bu kararını İsrail vatandaşları da kabul etmemektedir. İsrail hükümeti kendi vatandaşlarına sorsa 1 milyar 700 milyon insanla karşı karşıya kalmak istemeyeceklerini söyleyeceklerdir. İsrail hükümeti derhal bu kararından vazgeçmelidir” dedi.