Öne Çıkanlar Engelsiz NECMİ İNCE İnce Medya Yürüyüş KORONAVİRÜS
banner13

TESAM TÜRK DÜNYASI KONGRESİ

Ekonomik, Siyasal ve Stratejik Araştırmalar Merkezi (TESAM), 3. Uluslararası Sosyal
Bilimler Kongresi’ni İstanbul Üsküdar’daki Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezi’nde
düzenledi. Marmara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi işbirliğinde ve TESİAD’ın
desteğiyle düzenlenen kongrenin teması, “Yerelden Küresele; Türkiye – Türk
Dünyası ilişkilerinin dünü, bugünü ve yarını” oldu.
‘TERCİH YAPMAK ZORUNDAYIZ’
17 ayrı oturumda 90 akademisyenin sunum yaptığı Kongre’nin açılışında katılımcılara
hitap eden TESAM Başkanı Muhammet İlyas Bozkurt konuşmasına, “Türk
Dünyasının tek bir bilek, tek bir yürek olarak çarpması ideali uzak mı?” diye sorarak
başladı. ABD, Avrupa Birliği ve Çin’in farklı yapıların birleşmesiyle kurulduğuna vurgu
yapan Bozkurt, 100 yıl önce sadece Osmanlı toprağı olan coğrafyada bugün 22
devletin var olduğuna dikkat çekti.
Yeni düzendeki güç odaklarının, nüfusu birkaç milyonu geçmeyen ve şehir devlet
denebilecek ülkecikler oluşturarak dünyayı bu şekilde idare etmeyi hedeflediklerini
belirten Bozkurt, “Bir tercih yapmak zorundayız. 21. yüzyılda birleşerek söz sahibi mi
olacağız; yoksa bölünüp parçalananlardan mı olacağız?
Bugün 6 bağımsız Türk Devleti birleştiğinde yüzölçümü 5 milyon kilometrekareye,
nüfusu 150 milyona, ekonomik büyüklüğü 2,2 trilyon dolara ulaşıyor. Bu veriler bizi
dünyada ilk 10 içerisine sokuyor. 2050 projeksiyonundan bakıldığında ise zirvede
olmak işten bile değil” diye konuştu.
KÜLTÜR NEHİRLERİ, BİR DENİZE AKARAK CANLANMALI
Bozkurt Konuşmasına şu şekilde devam etti. “Türk birliği’ denilince panik atak krizine
girenler olduğunu görüyoruz. Aşağılık kompleksinden çıkıp cesur olmamız gerek.
Cesur ve dik durmalı ancak akıllıca hareket etmeliyiz. Türk Birliği teşekkül ederken
Türk devletlerinin bir araya gelerek eşit bir masadaki üst kurulda temsil edilmeleri
gerekir. Kültürlerin değiştirilmesi değil; devam ettirilmesi gerekiyor. Her devletin
içindeki kültür nehirleri, bir denize akarak canlanmalı. Türk birliği kurulsun demek
herkes gelsin Türkiye'ye tabi olsun demek değildir. Türkmenistan, Özbekistan,
Kazakistan yıkılsın; Türkmence, Özbekçe unutulsun; kültürleri yok olsun demek de
değildir. Oluşacak birlik hiç kimsenin yerel kültürünü yok etmemeli. Ama bir üst
kimlikte birleştirmeli. Üst bir çatı kültür oluşmalı.” dedi.
ORTAK DEĞER 3M
Konuşmasında son olarak 3m prensibine değinen Başkan Bozkurt, “Türk dünyasını
ortak paydada buluşturan değerleri temsilen önerimiz, 3M prensibidir. Milliyetçi,
modern ve Müslüman anlayış, bütün Türk dünyasının ortak değeridir. Irka değil,
kültüre dayalı milliyetçilik, seküler laiklik ve bilime dayalı modernizm, Ahmet Yesevi
esasıyla sevgi, ahlak ve merhamet üzerinde duran bir muhafazakarlık anlayışına
dikkat çekilmesi, bizim temel önerimizdir.” dedi.TESAM Genel Koordinatörü Yıldırım Deniz açılış konuşmasında, 2016 ve 2017
yıllarında dünyadaki en etkin 100 sivil toplum kuruluşu arasında gösterildiklerini
belirterek, Türkiye’nin yakın gelecekteki en önemli meselelerinden birinin bu
kongrede masaya yatırıldığını söyledi.
“BARIŞ ORTAMI DEVAM ETMELİ”
Daha sonra kürsüye gelen TESAM Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hasan
Köni, Sovyetler Birliği yıkıldığında MGK’da danışmanlık yaptığını belirterek, “O
dönemde Sovyetleri rahatsız etmemek için Türkiye, Türki cumhuriyetlerle fazla
ilgilenmedi. Balkanlarda Yugoslavya’nın dağılışıyla ciddi sıkıntılar ortaya çıktı ve aynı
şekilde Türkiye oraya da yüzünü dönemedi. Ancak son dönemde Cumhurbaşkanımız
Recep Tayyip Erdoğan’ın Rusya Devlet Başkanı Putin ile yakın ilişkiler içerisine
girmesi sayesinde, Türk dünyası ile yakın ilişkiler kurmaya başladık. Bu da gösteriyor
ki barış ortamı olmadan, bu ilişkileri sürdürmek mümkün değil” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Köni, Türk dünyasının da içinde bulunduğu ciddi bir ekonomik sorunun var
olduğunu ve bunun, ABD tarafından derinleştirildiğini belirterek şunları söyledi:
“Ümidimiz, bu resesyondan 2. Dünya Savaşı gibi bir savaş çıkmaması. Çünkü bu kez
bildiğimiz top, tüfek kullanılmayacak. Ve ümidimiz barış ortamının devam ederek,
Türk Dünyası arasındaki ilişkileri geliştirmeye devam etmesi…”
‘BALKANLARDA GÖREVDEYİZ’
Makedonya Türk Birlik Hareketi Genel Başkanı Erdoğan Saraç, TESAM’ı Balkanlar
konulu bir konferans için Üsküp’e davet ederek, “Ben elimden gelen her şeyi
yapmaya hazırım. Bize Evlad-ı Fatihan diyorsunuz. Biz Balkanlara, insanları korumak
için gönderildik ve hala görevimizin başındayız. Demokrasinin çizdiği sınırlar
çerçevesinde hak ve özgürlüklerimizi mahşere kadar savunacağız. Atatürk’ün şu
sözünü unutmamalıyız: Devletler, ordular üstüne de gelse, iki cevher olan dinini ve
dilini Türk’ün elinden alamaz.”
Azerbaycan Cumhuriyeti İstanbul Muavin Konsolosu Ramiz Hacızade ise
konuşmasında, “Bu kongrede konuşulanların Türk dünyası için çok önemli sonuçlara
vesile olmasını diliyorum” ifadesini kullandı.
‘TÜRK’ KİMLİĞİNE SOVYET ENGELİ!
Kazakistan Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Abzal Saparbekuli de gençliğinde
kendisini Türk değil, Kazak olarak tanımladığını belirterek, “Anladım ki bu, tarih
bilinçsizliğinden kaynaklanıyor. 1 asra varan bir süre boyunca Sovyet komünizmi
altında yaşarken, Türk kimliğimizin farkında değildik” şeklinde konuştu. Kazakistan ve
Türkiye arasındaki ilişkilerin henüz istenen düzeye ulaşmamasına rağmen o yönde
ilerlediğini kaydeden Saparbekulı, “Tarihimizi, dilimizi, kültürlerimizi öğrenip
birbirimizle paylaşmamız gerekiyor. Bu tohumu attığı için TESAM’a ve Onursal
Başkan İlyas Bozkurt’a teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.
“TESAM ÇOK ÖNEMLİ BİR İŞE İMZA ATTI”
Kongrenin kapanış oturumunda ilk sözü TESAM Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Prof.
Dr. İlyas TOPSAKAL aldı ve sunları söyledi; “90’lı yılların başında birçok kurum
kuruluş genel manada Türk Dünyasına yönelik çok güzel işler yaptı, envanter
oluşturdu, bilgi topladı ve binlerce öğrenci yetiştirdi. Son yıllarda ise bir sivil teşkilat
Türk Dünyası adına özel bir şeyler yapamaz hale gelmişti TESAM burada çok önemli
bir işe imza attı.Bundan sonraki süreçte geçmişte yapılan çalışmaların üzerine daha özel alanlarda
faaliyetler yaparak Türk Dünyasının coğrafik, sosyolojik ve psikolojik yapısını da göz
önünde bulundurarak uzman ve profesyonel bir şekilde işin içine sanatı ve estetiği de
katarak bu coğrafyaya yönelinmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu bağlamda başta
sevgili Başkanımız Muhammet İlyas BOZKURT ve değerli ekibini yaptıkları bu güzel
organizasyondan dolayı kutluyor ve tebrik ediyorum.”
“TESAM İLE BİRLİKTE SESİMİZİ DUYURMAK İSTİYORUZ”
Kongrenin kapanış oturumunda söz alan Marmara Üniversitesi Siyasal Bilgiler
Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Arzu Al; “Bu organizasyon için TESAM ile yaptığımız ilk
toplantıda projeleri ilk duyduğumda çok heyecanlanmıştım ve kaliteli bir
organizasyon düzenleyeceğimizi o gün anlamıştım. Bu nedenle Marmara Üniversitesi
adına Sayın başkanımız İlyas beye ve değerli arkadaşlarına çok teşekkür ederiz.
İnşallah bundan sonraki organizasyonlarda da TESAM ile birlikte daha etkili bir
şekilde sesimizi duyurmak istiyoruz” dedi.
‘BU KONGRE TÜRKİYENİN ULUSLARARASI İMAJINA DEĞER KATTI’
Kongrenin kapanış oturumunda söz alan Ankara Hacı Bayram-ı Veli Üniversitesi
Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haydar Çakmak şunları ifade etti; “Böyle bir organizasyon
düzenlemek gerçekten büyük bir iş. Aklın, paranın ve zamanın kullanıldığı bütün
organizasyonlar çok kıymetlidir. Uluslararası ilişkilerde ülkeleri krıtize ederken insani
kalkınmışlık seviyelerine de bakılır. Bir ülkenin insani kalkınmışlık seviyesi ise
çıkardığı kaliteli kitaplar ve toplantılar ile belirlenir. O nedenle TESAM’ın düzenlediği
bu kongre Türkiye’nin uluslararası imajına değer katmıştır.
Diğer taraftan bu kongre son derece önemli bir konuyu masaya yatırmıştır.
Kalkınmak ve küresel güç olmak isteyen ülkeler dünyanın hiçbir coğrafyasını göz ardı
edemezler ama bizdeki bazı insanlar özellikle Orta Asya gibi önemli bir bölgeyi
gönüllü olarak ihmal etmek istiyor ve bunu gündeme getirmek isteyenlere de engel
oluyor. Onun için bu toplantı bu bakımdan da çok önemli. Bu bağlamda İlyas beyi
tebrik ediyorum çok kaliteli bir genç kuşağı yanına alması ve böyle güzel
organizasyonlar yapması beni çok mutlu etti.”
‘TESAM KENDİNİ TÜRKİYE’NİN SORUNLARINA ADAMIŞ BİR KURUMDUR’
Kongrenin kapanış oturumunda son söz alan TESAM Yüksek İstişare Heyeti Başkanı
ve Prof. Dr. Hasan KÖNİ şunları dile getirdi; “ TESAM kendisini Türkiye’nin
sorunlarına adamış bir kurum, yaptığı organizasyonlarda anayasa, insan hakları,
uluslararası ilişkiler sorunları gibi son derece stratejik öneme haiz konuları ele alırken
son olarak da Türk Dünyası konusunu masaya yatırdı. Bundan sonraki süreçte
Türklük önemli. Küresel denklemde bir Asya çağı başladı ve TESAM da bu konuyu
Türkiye’nin lehine ele aldı. Bu coğrafyanın birleştirilmesinde Türkiye önderlik
edecektir. TESAM’ın bugün bu konuyu masaya yatırması hem dini hem kültürel hem
de stratejik bakımdan çok önemlidir. TESAM’ın kahraman, fedakar ve cefakar
grubuna çok teşekkür ediyorum.”

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.