Gıda-İş Sendikası Bursa Bölge temsilcisi Nuri Aysever yaptığı yazılı açıklamada; “Salgın sürecini fırsata dönüştürmeye çalışan AKP hükümeti işçi ve emekçilere dönük hak gasplarında sınır tanımayacağını açıkça ilan etti. Birçok kez hükümetler tarafından gündeme getirilen, işçi ve emekçilerden yükselen tepkiler karşısında geri adım atan Kıdem tazminatı fona devri bu kez yeniden gündeme getirildi. Salgın süreci boyunca sermayenin çıkarları için açıklanan 250 milyarlık paketin yüzde 95’iyle kapitalistlerin kasalarını dolduran iktidar, ücretsiz izin uygulaması ve kısa çalışma ödeneği ile milyonları salgın ve açlık arasında bırakmıştır. İşsizlik sigortasının yağmasını sürdüren AKP hükümeti bu sefer işçilerin kazanılmış hakkı olan Kıdem tazminatını hedefe koymuştur. Kıdem tazminatını gasp etmeye yönelik girişimler hızlanmış bu konuda sermaye örgütleriyle birlikte hazırlık yapılmaktadır. Salgın sürecinde bir kez daha gördük iktidar işçi ve emekçiler için zerre kadar bir şey yapmamıştır. Çarklar dönsün, ölen ölür kalan sağlar bizimdir anlayışı ile milyonlarca işçi kitlesel olarak salgınla yüz yüze bırakılmıştır. Bu anlayışın ve saldırıların devamı olarak yeni saldırılar gündeme gelmiştir” dedi.
SALDIRIYA KARŞI GENİŞ BİR MÜCADELE KAÇINILMAZDIR
Başta kıdem tazminatı olmak üzere çalışma yaşamında birçok yeni saldırı yasası hazırlıkları açıktan ifade edilmiştir denilen açıklamada; “Saldırı büyüktür. Buna karşı daha geniş bir mücadele kaçınılmazdır. İktidar kıdem tazminatının taraflarla görüştükleri iddiasındadır. Bu süreçte kıdem tazminatını pazarlık yapacak bir “işçi sendikası ve emek örgütü” varsa doğrudan sermayenin yanında yer almış demektir. İktidara bir kez daha sesleniyoruz milyonlarca işsiz ve yoksul varken yapacağınız iş, işsizliğe ve yoksulluğa çözüm bulmaktır. Ülkede refahı sağlamak, gelir dağılımını adil yapmak demokratik hak ve özgürlükleri güvence altına almaktır. İşten atmaları yasaklamak, ücretsiz izin uygulamasına son vermek, gerçek anlamda iş güvencesi sağlamaktır.”
Şimdi emek ve meslek örgütleri için bu süreç bir sınavdır. İktidarın bu uygulamalarına karşı bir araya gelemeyeceksek ne zaman geleceğiz? Hayati önemde olan kıdem tazminatı hakkını birlikte savunmayacaksak ne zaman savunacağız? İşçi ve emekçilerin birliğini şimdi sağlayamayacaksak ne zaman sağlayacağız? Sorularının sorulduğu açıklamada; “Bu gün işçi ve emekçilerin yanında olmayanlar, işçi ve emekçilerin çıkarlarını savunmayanlar tarih önünde bir kez daha iyi anılmayacaklardır. Emekten, işçiden yana olan sendikalar, kitle örgütleri, siyasi partiler kıdem tazminatı kazanılmış hakkımızdır. Hakkımızı korumak için yüzbinlerce işçinin çalıştığı Bursa’da kıdem tazminatının fona devrini engellemek için birlikte mücadeleyi yükseltelim” denildi.