Bir sabah kalktık ve gördük ki Hükümeti destekleyen Yeni Şafak gazetesi öyle bir
başlık akmış ki durumumuz feciat.
Batmış ne kelime...
Konuyu manşetten veren gazeteye göre durum şöyle:
* Ekonomide rasyonel çöküş!
Nasıl çökmüş peki? Gazetenin başlık ve spotlarını hemen sıralayayım.
* Faiz arttı, döviz yükseldi, enflasyon azdı!
* Üretim düştü!
* Sanayi duruyor!
* Yatırımlar durdu!
* Şirket iflasları katlandı!
Vay ki vay! Bu durumda bize sürekli söylenen “uçuyoruz”, “tutmayın Türkiye’yi”
naraları da uzak bir hayal halini alıyor doğal olarak!
Gazete, işsiz kalan milyonları, açlığı sefaleti görmezden gelmiş ancak zaten
yukarıda yazılmış olanların her biri zaten
ülkenin ve toplumun zavallı durumunu açıkça ortaya koyuyor! Peki bu haberi
manşetten veren gazete hangisi? Onu da paylaşayım:
* Yeni Şafak gazetesi!
Okuduğumda gözlerime inanamadım; iktidarın en sadık yandaşlarından, her
haberinde Reis’i yere göğe sığdıramayan bu gazeteye ne olmuştu da böylesi bir
haberi hem de manşetten giydirmişti?
Yukarıda gördükleriniz yalnızca başlıklar, içerik daha da felaket... Gelin bir de
onlara göz atalım...
“Ekonomi tam bir felaket”
En başta ekonominin son iki yılına giydiriyor Yeni Şafak:
* Ekonomi politikasında iki yıl önce yaşanan keskin makas değişimi, Türkiye’yi
yüksek faiz sarmalına çekti. İş dünyasının bir numaralı sorunu haline gelen yüksek
faiz yükü ve finansman sıkıntısı nedeniyle üretim düştü, sanayide çarklar durma
noktasına geldi.
Biz yazsak vallahi tefe koyar çalarlar! Ama gazetede noktası, virgülüne dek böyle
yazıyor dostlar... Orda da durmuyor, yatırımların durduğunu, zirve yapan
enflasyon yüzünden orta ve dar gelir gruplarının alım gücünün azaldığını, bazı
firmaların üretimini yurtdışına kaydırdığını da açıkça ilan ediyor!
Bitmedi; uygulanan yanlış para politikasında diretilmesinin kamunun faiz yükünü
de katladığını, 2024’te 1 trilyon lirayı aşan kamunun iç ve dış borçları için ödenen
faiz tutarının 2 trilyon lirayı bulacağının öngörüldüğünü de çocukların bile
anlayacağı şekilde sade bir dille açıklıyor!
Peki bu yandaş gazete bunu neden yaptı, onu birazdan anlatacağım...
Yeni Şafak’ın yazmadıkları!
Mesela, son dört ay içinde 8 bin 187 şirketin kapandığını yazdı! Bu, geçen yılın
aynı dönemine göre yüzde 14,4 artış anlamına geliyor! Özellikle İstanbul ve
Ankara’da
kapanan işletmelerde rekor kırıldığını da yazdı Karar gazetesi...
Örneğin işten çıkarılan ve işsizlik maaşı alan kişi sayısının 1 milyona yaklaştığını,
büyük sanayi şirketlerinde ve holdinglerde küçülme kararları alındığının da
özellikle altını çizdi. Ocak-nisan döneminde 782 firma konkordato başvurusu
yapmış, 53 şirket iflas etmişti. Tekstilde durum çok daha vahimdi; son dört ayda
bin 147 tekstil fabrikası kapanmış, 42 yıllık Dinçerler Tekstil’in Silivri’deki fabrikası
icradan satışa çıkarılmış, 2 bin 800 fabrika için satılık ilanı verilmişti!
* Biliyorum, içiniz karardı, ama devam!
Yeni Şafak bu manşeti neden attı?
Gelelim işin perde arkasına...
Bazı gazeteler iktidar yandaşı olmadığı için yaptığı haberden ötürü ancak
kutlanabilir... Peki, ya Yeni Şafak gazetesine ne demeli? Yukarıda yazdığım
manşetinden önce de 14 Nisan’da aynı gazete faiz artırımı sonrası şu haberi
yapmıştı:
* Bir darbe de Hazine ve Merkez’den!
O haberde daha dikkatli bir üslupla Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Merkez Bankası
eleştiriliyordu. Ancak bu kez gazetenin manşeti adeta ateş saçıyordu! Bu defa
kulislerde söylenen şu deyişi paylaşayım sizlerle:
* Yeni Şafak gemileri yaktı!
Hedef gayet açık, Mehmet Şimşek! İşte her şey bu kadar basit; birbirlerine girince
her türden cerahat nasıl akıveriyor ortalığa!
* Ehh, Allah’ın sopası yok!
Bu son haberden sonra neler olur, Şimşek gider mi, Yeni Şafak bir şekilde yola
ge(tiri)lir mi bilemem! Ancak AKP’nin içinde kopan fırtınaların, yandaşlar arasındaki
gerilim ve kavgaların dışavurumunun bundan
böyle daha bir şiddetli olabileceğini öngörüyorum açıkçası...
Ben bu haberler konusunda ne mi düşünüyorum? İlahi, defalarca yazdıklarımızın
bir benzeri bu da... Ancak bu defa işin önemi haberde değil, haberi kullanan da!
* Bunlar birbirinin gırtlağına sarıldıkça daha neler saçılacak ortalığa onu da
göreceğiz elbette!
AK Parti içinde ki huzursuzluğu AK Parti yöneticilerinin görmesi gerekiyor. İş
zıvanadan çıkmadan.