Ödünç, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, deprem etkisi altındaki binalarda oturmanın, insanların hayatında büyük risk taşıdığına işaret ederek, hiç vakit kaybetmeden riskli binalarla ilgili gerekli tespitlerin yapılarak gerekli önlemlerin alınması gerektiğini söyledi.
AK Parti'nin iktidara geldiği günden bu yana kentsel dönüşüme büyük önem verdiğini dile getiren Ödünç, bu uygulamanın birçok şehirde başarıyla yürütüldüğünü, Bursa'da da 300'ün üzerinde afet riski altındaki sitede kentsel dönüşümün gerçekleştirildiğini kaydetti.
Ödünç, "Kentsel dönüşüm, millet olarak birlikte başaracağımız bir süreç yönetimidir. Duyarlı, insana ve yaşama değer veren her vatandaşımız bu hususta devletimize yardım etmekle mükelleftir. Yarınlarımızı çürük, riskli binaların kaderine terk etmeyelim. Depreme dayanıklı binaların yapılması için var gücümüzle kentsel dönüşüm yasasının hayatımızda uygulanması için çalışalım. Unutmayalım ki kentsel dönüşüm yasası müteahhitleri zengin etmek için çıkartılmamıştır." diye konuştu.
Depremin ardından Bursa Teknik Üniversitesi Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin yapı ön değerlendirme raporunu da paylaşan Ödünç, şunları kaydetti:
"İzmir depreminde toptan göçen ve ağır hasar gören binaların yüzde 90'ının ruhsat tarihleri, 2000 yılı öncesine aittir. Buna göre 1975 Deprem Yönetmeliğine uyulması gerekirken, bu yönetmeliğin süneklik şartlarına uyulmadığı saptanmıştır. Bununla beraber aynı sitedeki bazı bloklarda toptan göçme ve ağır hasar görülürken diğer bloklarda stabilitenin korunduğu görünmüştür.
Depremdeki hasarların ortak kusurlarını şöyle sıralayabiliriz: Yatay ve dikey yapısal düzensizlikler, donatılardaki korozyon, kolon kiriş birleşim bölgesindeki etriye sıklaştırmasının eksikliği, güçlü kolon-zayıf kiriş ilkesine uyulmaması, sahadaki uygulamanın statik projeye uygun olmaması, binaların taşıyıcı sistemlerinde kuralına uygun olmayan tadilatların yapılması."
