Tüm dünyanın mücadele ettiği başlıca sorunlardan biri olarak kabul edilen yoksullukla mücadele amacını taşıyan Birleşmiş Milletler’in 22 Aralık 1992 tarihinde 17 Ekim’i Dünya Yoksullukla Mücadele günü olarak ilan ettiğini ve 27 yıldan bu yana, her yıl 17 Ekim’de küresel ölçekte yoksulluğun azaltılmasına dikkat çekilerek bu yönde çabaların desteklendiğini dile getiren Karabıyık, “Yoksullukla mücadelenin yalnızca yoksul ülke ve toplumların değil gelişmekte olan ve gelişmiş ülkelerin de öncelikli gündemi oluşundan hareketle, Birleşmiş Milletler’in 2015 yılında açıkladığı Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ndeki 17 maddenin ilki “2030 yılında yoksulluğu bitirmek” tir. Birleşmiş Milletlerin 2018 yılında açıkladığı son veriler, 700 milyondan fazla insanın günlük temel ihtiyaçlarını karşılayamadığını ortaya koymaktadır. Dünya genelinde sağlık hizmetleri, eğitim ve istihdam gibi hizmetlere erişmekte engellerle karşı karşıya kalan insanların sayısı da oldukça yüksektir. Kadınlar ise ne yazık ki bu durumdan orantısız bir şekilde etkilenmektedir” dedi.
Yoksullukla mücadelenin bir “yardımseverlik” amacı değil, dünyada adaletin tesisi için mücadele amacı taşıdığını vurgulayan CHP’li Karabıyık, “Türkiye’de ise, her gün listeye bir yenisi eklenen zamlar, vatandaşın hanesine yansıyan gerçek enflasyon ve bu rakamların çok gerisinde kalan maaş zammı nedeniyle vatandaşlar bankalara borçlanarak yaşıyor. Çarşı pazarda fiyatlar el yakıyor, her şeye zam geldi, maaşlara yapılan zam, enflasyona yenik düştü. Ekonomik kriz koşullarında vatandaşın geçimini sağlaması neredeyse imkansız hale geldi. Yaşanan tabloda asgari ücrete ve memur maaşlarına yapılan zamlar da, temel tüketim ürünlerine yapılan zamlar karşısında günden güne eriyor. AKP iktidarında gün geçtikçe yoksullaşan vatandaşa yansıyan gerçekler, tek adam sistemi ile ekonomide istikrar sağlanacak masalının tutmadığını gösteriyor. Tek adam sisteminin merhem olacağı söylenen ekonomik kriz tüm gerçekliği ile haneleri etkiliyor, vatandaşlar gün geçtikçe yoksullaşıyor. 2019'un ilk 6 ayında , aylık geliri 852 liranın altına düşen kişi sayısı 366 bin kişi artmış durumda. 8 milyon 628 bin vatandaşımız devletin sosyal güvenlik primi desteğine muhtaç halde ve bu tablo iyiye gitmiyor. Tek adam rejimine geçildiğinde ekonomi uçacak deniyordu, o günden beri vatandaş daha da yoksullaştı. Ekonomimiz değil işsizlik, enflasyon, döviz kuru, aylık geliri 852 liranın altına düşerek devletten sosyal güvenlik primi desteğini alan kişi sayısı uçuyor” sözleriyle açıklamasını tamamladı.
