O yürekli insanlar;
dünyanın gözü önünde soykırım yapılarak işgal edilmek istenen Gazze’ye, sadece bebek maması ve tıbbi malzeme taşıyorlardı. Bakın silah değil, füze değil, bomba değil; amaçları sadece bebek maması, tıbbi malzemeler, belki biraz da gıda maddeleri götürmekti.
O insanlık kahramanlarının her biri; Gazze’deki bebeklerin açlığına, hastanelerdeki ilaçsızlığına, ölüme meydan okuyan birer vicdandılar!
1 Haziran’da, insanlığın adeta son kalan kırıntılarından olan ve Sicilya’dan yola çıkan bir avuç yürekli insanın, basit bir yelkenliye sığdırdığı şey sadece yardım kolileri değil, insanlığın elde kalabilen son onuruydu…
O yelkenlide Türk vatandaşı Yasemin Acar vardı…
Hüseyin Şuayb vardı…
Avrupa’dan Rima Hassan vardı… Greta Thunberg vardı…
Ve onların taşıdığı şey, sadece birkaç kutu bebek maması değil, dünyanın vicdanıydı!
Ama karşılarında bir devlet yoktu.
Karşılarında uluslararası hukuku tanımayan, savaş hukukunu çiğneyen, hem de uluslararası karasularının ortasında o gemiye kimyasal sıvı dökecek kadar gözü dönmüş bir işgal devleti ve onun katil ordusu vardı.
Uluslararası sularda bir yelkenli gemiye yapılan baskın, kimyasal sıvılarla pasif direnişçilere yapılan saldırı; bir müdahale değil, açık bir korsanlık ve resmen devlet terörüdür!
Bizim Dışişleri ne yapıyor?
Tepkiler arşa çıktıktan sonra “dostlar alışverişte görsün” açıklaması yapıyor!
Açıklamada ne var?
Sadece kuru bir kınama var!
Hesap sorma var mı?
Tabi ki yok!
Tıpkı Mavi Marmara saldırısında olduğu gibi adeta pasif bir kabullenme var.
Neymiş?
uluslararası hukuk yoluyla hesap sorulacakmış?
Karşında bırakınız uluslararası hukuku, insanlığın hiç bir ahlaki değerini tanımayan, bu saldırıları bile isteye “uluslararası sularda” yapan cüretkar bir katil devlet var!
Kınamanın da ötesine geçin artık ve öncelikle şu pervasız devlete Türk limanlarından filo filo yaptığınız gemi sevkiyatlarını durdurun!
Ön kapıdan kınıyor, arka kapıdan yaptığınız ticareti bütün arsızlığınızla sürdürüyorsunuz!
Üstelik bunların her biri belgeleniyor, yüzünüz de kızarmıyor, kılınız da kıpırdamıyor!
Yeter artık.
Türk Milletiyle dalga geçerek “ikili oynamaktan” vaz geçin!
Bilinmelidir ki;
Netanyahu yönetimi, aç bırakmayı bir strateji haline getirmiştir.
Bebeklere mama ulaştırılmasın diye İHA kaldıran bir devletten bahsediyoruz!
Bu akıl, sadece bir işgalin değil, insanlığın tükenişinin aklıdır!
Bugün, Madleen Gemisi Gazze’ye varamadı ama bir gerçeği tüm dünyaya ulaştırdı:
İnsanlık bitmemiştir ve işte o gemidedir!
Zulümle değil, yardım eliyle yönünü tayin eden o küçücük yelkenlidedir insanlık…
İsrail’in terör devletine dönüşmüş yüzüne karşı ses çıkarmak, artık sadece Filistin halkına değil, insanlığa borcumuzdur.
Gazze’yi savunmak, insan olmayı savunmaktır!
Yasemin Acar, Hüseyin Şuayb ve diğer koca yürekli insanlar;
Bilesiniz ki yalnız değilsiniz.
Siz insanlık onurunun sesisiniz, biz de o sesi ilk fırsatta TBMM’den haykırmakla yükümlüyüz.
İYİ PARTİ BURSA
gili açıklaması aynen şu şekilde;
10 Haziran 2025 Salı 10:26
